Kadın, Gebelik, Yemek Tarifleri, Güzellik ve Bakım

Devlik Hastalığının Tedavisi Var mı ?

  • 06 Nisan 2013
  • 3.092 kez görüntülendi.
Devlik Hastalığının Tedavisi Var mı ?

Soru: 19 Yaşındaki oğlum küçüklüğünden beri yaşıtlarına göre biraz iri yapılıydı. Son 3-4 aydan beri kilo almasının ötesinde yüz hatları daha fazla belirginleşti, ayakkabı numarası 47’ye yönce yükseldi. İki ay önce terlemesi arttı, ayakları şişti, nefes darlığı ve halsizlik gibi şikayetler başladı. Doktorlar oğlumda “Devlik hastalığı” olduğunu, bu nedenle de kalp yetersizliği geliştiğini söyledi. Bu hastalık tedavi edilebilir mi?

Cevap: Oğlunuzun şikayetleri “Akromegali hastası” olabileceğini düşündürüyor. Akromegali, beyin tabanında bulunan hipofiz bezinin ön kısmında gelişen küçük bir urun aşırı miktarda “Büyüme Hormonu” (BH) salgılaması ve bununla bağlantılı olarak karaciğer ve diğer bazı dokulardan aşırı miktarda “Ensüline Benzer Büyüme Faktörü1” (IGF-1) üretiminden kaynaklanan, organ ve dokuların büyümesine neden olan kronik bir hastalıktır. Sıklıkla 30-40 yaş civarında tanı konulsa da daha genç yaşlarda başlayan ve “Devlik hastalığı” olarak bilinen formu da bulunur. Genellikle hastalık belirtilerinin başlaması ile teşhis arsında 5-10 yıllık bir gecikme vardır. Bu gecikme süresinde, hipofis tümörü büyür.Tümörün kitle endeksine bağlı olarak çeşitli belirtiler söz konusu olur.Hastalar genellikle el ve ayaklarda büyüme, çenede belirginleşme, diş aralarının açılması, yüz hatlarında kabalaşma, ciltte yağlanma, deride kalınlaşma, kalp büyümesi, sesin kalınlaşması gibi şikâyetlerde bulunur. Ayrıca hastalık nedeniyle kalp kasının kasılma kabiliyetinin bozulması sonucunda “Kardiyomiyopati” denilen özel bir kalp yetersizliği tablosunda gelişebilir.Soruna, hastalarda uyku apnesi ve gündüzleri uyuklama, kemik ve eklemlerde kireçlenme el ve ayaklarda sinir sıkışması ve kalın bağırsaklarda polipler eşlik edebilir.Akromegali hastalarında kalın bağırsak kanseri riskinin arttığı görülmüştür. Tümörü çok büyüdüğü durumlarda; ortaya baş ağrısı çift görme veya görme kaybı çıkabilir. Kanda büyüme hormonu ve IGF-1 düzeylerinin yüksek bulunması ve BT veya MR görüntülemesi ile tanı konur. Özel bir teknikle burundan girilerek tümörün cerrahi olarak çıkarılması gerekir. Bazı durumlarda ise önce ilaçla tümörün küçültülmesi tercih edilebilir. Oğlunuzu en kısa zamanda bir endokrinoloji ünitesine götürerek takip ve tedavisine başlamanızı öneririm

ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ