Bebeklik Dönemi

Bebeklik Dönemi

YENl DOĞAN ÇAĞİ

Üretim Organlarına Gelince: Kızlarda dış tenasül organının dudakları gelişmemiştir. Erkekte ise, sünnet derisi sıyrılmaz. Bu normaldir. Husyeler (testisler) biraz şiş ve rengi koyudur.

Göz rengi, 6-8 aylıktan sonra, son şeklini alır.

Dil bağı, nadiren kısadır. Kesilmesi icab edebilir.

Göz kapakları şiştir. Hafif iç kanama olabilir ve kendiliğinden geçer.

Sinir Sistemi Tetkikinde:

1-  Yanağına ve dudağına dokununca başını o tarafa çevirir hemen ağzım açar. Emmeye hazırlanır.

2- Herhangi bir şeyi ağzına sokunca emmeye başlar.

3- El ve ayak parmaklarına dokununca, yakalamaya çalışır.

4- Bebeğin yanında şiddetle yere vurulup, gürültü yapılırsa, çocuk kol ve ayaklarını aniden büker. Bu, merkezî sinir sisteminin normal olduğunu gösterir.

5- Ayak üzerine bastırıldığında, yürüme hareketlerinde bulunur.

Bunlar yeni doğan bebeğin refleksleridir.

İlk Bakım: Doğum yapan annenin bakımı yapılırken diğer taraftan da bebekle ilgilenilir. İlk önce göbek düğümlenir. 1-2 cm. üzerinden, steril bir makasla kesilir ve bağlanır. Şayet kirli bir makasla bu işlem yapılırsa, bebek tetanoz olabilir. Birkaç gün alkolle temizlenip, üzerine gazlı bez konur. Göze %1’lik nitratdarjan solüsyonu damlatılır.

Bebek ölçülüp, tartıldıktan sonra yıkanır, kurulandıktan sonra da göğsüne kimliği yazılı plâka veya flaster yapıştırılır.

Yeni doğan bebeğin ilk muayenesi, annenin yanında olmalıdır ve aileye ait bütün tıbbî bilgiler hekime verilmelidir.

Yeni doğmuş bebek, ilk günlerde, sulu gıdaları az alır. Buna karşılık ter, ^^ kaka ve idrarla bol   su kaybeder. Bu nedenle, doğum kilosunun onda birini kaybeder. Daha fazla su kaybederse, vücut ısısı artar, buna “susuzluk ateşi” denir. Az şekerli su verilirse derhal normale gelir.

Yeni Doğan Sarılığı: Doğumun ikinci veya üçüncü günü gözlerde ve ciltte hafif sarılık belirir. Buna fizyolojik sarılık (normal sarılık) denir. Sebebi: Yeni doğan bebekte, alyuvarlar normalden fazladır. Bunların yıkımı sonucu meydana çıkan sarı madde (bilürubin) -karaciğer henüz vazifesini tam yapamadığından- vücuttan atılamaz, birikir. Kendiliğinden, bir iki haftada normale döner. Sarılık şiddetlenirse, tıbbî müdahale gerekir.

Göbek kanamaları: Göbek kordonu düştükten sonra göbek kanamaları olabilir. Kordunun iyi bağlanamamasında ve annenin kanında, kanamayı durduran K vitamini yokluğunda görülür. Üç gün ağızdan K vitamini verilerek bu durum düzeltilir.

Bebeğin Memesinin Şişme

Annenin bazı hormonları bebeğe geçtiğinden, göğüslerinin şişmesine sebep olur. Buna hiç müdahale etmemek lâzımdır. Bir iki hafta içinde kendiliğinden kaybolur.

Kız çocuklarının haznesinde, hafif akıntı ve kan görülebilir. Bunlar da geçicidir.

Bebeğin ilk günlerde, cildi kırmızıdır. Birkaç gün sonra geçer, soluk pembe renge dönüşür. Ayrıca yüzde, göğüste, ayakta, sarı düğmecikler gibi belirlenen sivilceler çıkar. Müdahale etmeden, bir müddet sonra geçer.

Yeni doğan bebek, 10-12 saat içinde yapışkan, siyahımsı yeşil bir kaka yapar. “Mekonyum” denen bu ilk kaka, rahim içi hayatındaki safra ve bağırsak epitalinden oluşur.

Yeni Doğan Çağında, Yatırma ve Uyku; Bebek genelde sırtüstü, yan yatırılır. Bu şekilde ufak tefek kusmalardan ve boğulma tehlikesinden kurtulur. Ama en uygun yatırma, kısa süreli karın üstü yatırma şeklidir. Hafif sert, kırışık olmayan bir zemin uygundur. Çocuk başını kaldırırsa, etrafı incelemeye başlayabilir. Yastık kullanılmaz. (Bu konum, çocuğun omurga bozukluklarım önler ve göğüs adalelerinin gelişmesine yardım eder.)

Günlük uyku süresi, 16-20 saat kadar olmalıdır. Bebek, sakin, aydınlık bir odada küçük yatağında uyutulur. Işık, uyumasına engel olmaz.

Yeni Doğan Çağı Muayeneleri: Yeni doğan bebek, 5-10 günlükken, ikinci muayeneye tabi tutulur. Bütün sistemlerin kontrolü yapılır. Yeni hayatına uyumu incelenir. Herhangi bir hastalık ve anomali tespit edildiğinde, derhal önlem alınır. Doğuştan olan hastalıklar ve gelişim eksiklikleri, zamanında giderilmeye çalışılır. Çocuğun ileriki hayatında üzüntülere yer kalmaz.

Yeni Doğan Çağı Ağlamalar: Yeni doğan bebeğin ağlamaları aileler için önemli bir sorundur. Ağlayan bebeğe derhal bakılır. Elbiseleri ve kundak çok sıkı olursa bundan etkilenir. Çamaşırlar, arasında, iğne gibi yabancı cisim bulunması, gaz çıkarmama, emzirme saatinin gelmesi, su ihtiyacı ağlama nedeni olabilir. Ağlarken çocukla ilgilenmemek, ağlamaya bırakmak çocuğu mutsuz eder, kucağa alma ise, aileyi esir eder. Orta yol mutlaka bulunmalıdır.

Sağlıkları yerinde olan bebekler, günün aynı saatinde sebepsiz olarak ağlarlar. Emzirmeden sonra rahat bir uyku başlar, uyanma zamanına doğru hafif kıpırdanmalar ve memnuniyetsizlik belirtileri görülür. Giderek şiddetini artırır. Çok kere “acıkması” şeklinde yorumlanır. Çocuk normal beslense bile ağlama krizleri gelir. Hekime gidiş nedenleri olur. Bazen bir saat kadar süren ağlama krizleri görülür. Ailenin panik içinde olduğunu hisseden bebek, ağlamanın şiddetini artırır. Bu durum, sinir deşarjı (boşalma) olarak nitelendirilir.

Çocuk çok kere oyalanmak ister. Bu, kucak alışkanlığı yapar. Yere koyarsın ağlar, kucakta susar. Ağzına yalancı meme alan ve parmak emen çocuklarda bu vasıtalar susturuculuk vazifesi yapar.

Bebeğin sinirleri için yararlı olan ağlama seansları, aileler için dayanılmaz zor durumlardır. Sabır, özen ve dikkat gerektirir. Üç aylığa kadar devam eder, sonra periyodik ağlama sahneleri azalır.

Sokağa Çıkarma: “Yeni doğan bebek, zorunlu hâller dışında dışarıya, açık havaya çıkartılmaz” diye bir kural yoktur. Her canlı gibi onun da temiz havaya, güneşe ihtiyacı vardır. Ayrıca çocuğun sinirlerini yatıştırır ve sakinleştirir.

Ancak çok kere temiz olmayan hava, sis, aşırı duman ve toz, şehir içindeki vasıtaların eksoz gazı, fabrika ve meskenlerin ısıtılması sonucu meydana gelen hava kirlenmesinin çok olduğu kış aylarında, dikkatli davranılması gerekir.

Yeni Doğan Bebeğin Temizlenmesi: Bebek dünyaya geldiği anda yapılacak ilk iş, göbeğin bağlanması, solunum yollarının temizlenmesidir. (Amniyos suyunun solunum yolundan dışarı çekilmesi). Çocuk 37 derecedeki suyla iyice yıkanır ve kundaklanır. Bundan sonraki yıkama, göbek düştükten sonra yapılır, ama zaruri hâllerde bazı yerleri yıkanabilir.

Yeni doğan bebek, sık sık kaka yapar ve işer. Altı kirlenir ve pislenir. Derisi çok naziktir, tahrişten çabuk etkilenir. Mikroplanır ve ülserli yaralar

oluşabilir. Temizliği pamukla, tahriş etmeyecek şekilde, kaynatılmış ve ılımış suyla yapmak uygundur. Bundan sonra yağ ve tuvalet sütüyle muhafazaya alınmalıdır. Zeytinyağı bile kullanılır. Şayet tahriş olmuşsa, antiseptik pomatlar ve steril pudralar kullanılır. Pudra ve pomatlar bol değil, azar azar cilde iyice yedirilerek sürülür.

Henüz banyo yapılamayan çocuklarda, günde bir kere tam temizlik yapılmalıdır. En küçük kıvrımlar bile temizlenmeli, kakayı renk, koku ve miktar bakımından tetkik etmelidir.