Kadın, Gebelik, Yemek Tarifleri, Güzellik ve Bakım

Çocuklarda Büyüme ve Gelişme

  • 04 Eylül 2010
  • 4.502 kez görüntülendi.
Çocuklarda Büyüme ve Gelişme

Sağlıklı bir çocuk geleceğin güvencesi olduğundan her alanda özel bir ilgi görmelidir.

Okul çevresi, aileden sonra çocuğu eğiten, sağlığını korumayı öğreten bir yerdir. Yanlış veya doğru, kalıcı bilgiler ve alışkanlıklar bu ortamda kazanılır.

Beslenme, hayatın sürdürülmesi, sağlığın korunması ve büyüme için besinlerin yeterli ve dengeli olarak kullanılmasıyla yerine getirilir. Sağlığını korumayı aile yuvasında öğrenmeye başlayan çocuk, okul çevresi dediğimiz bu yeni dünyasında, bilgisini daha da geliştirir. Aksi durumlarda, okulda temel sağlık alışkanlıkları edinemeyen çocuklar, hayat boyu bunun sıkıntısını çekerler.

Çocukların sağlık sorunlarını, erken dönemde çözümlemek ve yeterli sağlık eğitimi vermek, aile, öğretmen ve bakıcı üçlüsünün uyumlu bir işbirliğiyle mümkün olur. Okuldaki eğitim ve uygulamalar birbirini tamamlayıcı olmalıdırlar. 7-11 yaş arasındaki okul çocuklarının özellik kazanmalarının nedenleri vardır:

Çocuklarda Büyüme ve Gelişme

1- Bu çağda çocuklar devamlı, hızlı bir büyüme ve gelişme içindedir.

2- Okul, aile çevresi dışında çocuğun girdiği ilk kalabalık ortamdır (Sosyal çevre). Çocuğun ilk yadırgama tepkileri geçtikten sonra, ruh sağlığına önem verilmesi, uyumlu bir hayatın ilk adımları sayılır.

3- Çocukların grup hâlinde bulunması, bulaşıcı hastalıkları ve kazaları artırdığından, koruyucu önlem ve sıkı gözlem gerektirir.

4- Görme, işitme ve diğer sağlık sorunlarına ait engeller, öğrenimi güçleştirir. Bu sebeple ilk dikkati çeken bozuklukların erken tanınması ve erken önlem alınması çocuğun başarısı için gereklidir.

5- Hızlı öğrenme ve bilgi edinme kapasitesi iyi olan, okul çağı çocuklarına kolaylıkla ve rahatlıkla sağlık bilgisi verilmesi mümkündür.

Beslenmenin Sağlığa Etkileri: Sağlık, doğuştan gelen kalıtsal özellikler, çevre koşulları, temel sağlık bilgisi, kişi ve toplumların ekonomik gücüyle doğrudan ilgilidir.

1- Yeterli ve dengeli beslenemeyen çocuklarda büyüme ve gelişme geri kalır. Büyüme çağı geçtikten sonra bu geriliğin düzeltilmesi imkânsız olur. Artık iş işten geçmiştir. Ömür boyu cılız, kısa boylu ve zayıf kalır.

Bu hâldeki kadınlardan anne olanların çocukları da olumsuz yönde etkilenir. Bu nedenle, çocukluk dönemindeki sağlık koşullarının etkileri, sonraki kuşaklara miras kalır.

Diğer taraftan çocuklarının şişman görünümlü olmasından hoşlanan aileler az değildir. Ancak, çocukluk çağında aşırı beslenenler, önemli bir beslenme sorunu olarak karşımıza çıkarlar. Ayrıca aşırı şişman çocukların psikolojik sorunları da önemlidir. Aileler tarafından uygun olmayan zayıflama diyetleri de, çocuğun sağlığını ters yönde etkiler.

Ayrıca küçük yaşlardaki aşırı beslenme sonucu oluşan şişmanlık, ileri yaşlarda atılamazsa tansiyon yüksekliği, kalp, damar ve şeker hastalığına zemin hazırlanmış olur.

2- Dengesiz ve yetersiz beslenme hayatın ilk yıllarında meydana gelmiş ve gerekli tedbir alınmamışsa, çocuğun fizikî gelişmesi değil, aklî yetenekleri de geri kalır. Hayatın ilk yıllarında sinir sistemi ve beyin, çok hızlı gelişme gösterir. İki yaşlarında bu sistemin gelişmesi, erişkin düzeyinin % 60’ma, 6 yaşlarında % 90’ma ulaşır. İşte bu hızlı gelişme döneminde dengesiz ve yetersiz beslenme, beyin hücrelerinin sayısını ve hücre fonksiyonlarını olumsuz yönde etkiler. İleri yaşlarda ise, zihinsel gelişmedeki bu gerilik kapatılamaz. Bu durum, kişinin başarısız bir hayat sürmesine sebep olur, ve daima bulunduğu toplumda yük olarak kalır.

3- Beslenme bozukluğu birçok enfeksiyon hastalığının meydana gelmesine ve ağır seyretmesine zemin hazırlar. Basit bir üşütme ve grip çok ağır seyredebilir. Ölüme dahi sebep olabilir. Yeterli beslenen bir çocukta ise, vücudun savunma mekanizması iyi çalışır ve hazırdır.

Okul Çağı Çocuklarında Büyüme ve Gelişme: Toplumumuzda aileler, çocuklarının büyüme ve gelişmelerinden ziyade, okul başarılarıyla ilgilenirler. Sağlıksız bir çocuk okulda başarılı bile olsa, daima ikinci kişilere muhtaç kalır. Okul çağındaki çocukların büyüme ve gelişmelerinin temeli, daha küçük yaşlarda atılır. Okul çağında ise, belli bir disiplin ve bilgiyle erişkin yaşa kadar devam eder.

Memleketimizdeki Durum: Bizim memleketimizde çocuk beslenmesinde temel besin olan süt ve süt ürünlerinin tüketim seviyeleri çok düşüktür.

1- Yağ tüketiminin düşük düzeyde olduğunu, yapılan araştırmalar ortaya çıkarmıştır. Kullanılan yağlar margarin türündedir. Buna karşılık ise, çocukların tatlıları sevmeleri ve reklâmların etkisiyle, şeker tüketimimiz yüksektir. Bu nedenle besinlerle sağlanan günlük enerji yetersiz düzeyde kaldığından, okul çağı çocuklarının % 17’si normal kilolarının altındadır. Gelişme ve büyümeleri de -buna paralel olarak- yavaş seyretmektedir. Protein ihtiyacının çoğu bitkisel kaynaklardan sağlandığından kalitesi de düşüktür.

2- Diğer taraftan mineral ve vitamin yetersizliğine bağlı göz ve deri hastalıkları, demir ve C vitamini noksanlığına bağlı diş etleri kanamaları, kalsiyum eksikliğinden büyüme noksanlığı, dişte çürükler, dengesiz ve yetersiz beslenme hastalıklarındandır. Çocuk besinlerindeki demirin eksik oluşu ve demirin emilimine yardımcı C vitamini noksanlıkları, bağırsak parazitleri, kansızlıkları arttırmakta, vücudun bağışıklık düzeni bozulmakta, enfeksiyon hastalıklarının görülme oranı yükselmektedir.

3- İlkokul çocuklarında görülen sağlık ve beslenme sorunlarının çözülmesi için iyi plânlanmış yaygın bir beslenme eğitimi uygulanmaktadır. Çocukların değişik yaş ve hastalıklarında, yeterli ve dengeli beslenmeyi sağlamak için, besinler arasında seçim yapımı, yemeklerin planlanması, pişirilmesi, saklanması ve besin değerlerinin korunması için eğitimcilerin, bakıcıların ve ailelerin geçerli bilgilerle yüklenmeleri gereklidir.

Çocukta Aktivite ve Beslenme: Yetersiz besin alan okul çocuklarında devamlı yorgunluk, hâlsizlik, bitkinlik ve hareket azlığı görülmektedir. Bu hareketsizlik küçük yaşlarda ve ince hareketlerde, duyu mekanizmalarında bir bozukluğa sebep olmaktadır. İş ve çalışma verimi bu durumlar-

da düşer. Oyun çağındaki çocuklarda denetlenen bir aktivite olmaz. Beceri ve çevikliği gerektiren kendiliğinden gelen aktiviteler görülür. Okul çağı ve ergenlik çağındaki çocuklarda ise, fiziksel eğitim ve sportif aktiviteye geçilmelidir. Bu faaliyetde kız ve erkek çocuk gruplarına yeterli kalori sağlanmalıdır.

Dengesiz fazla beslenme sonucu oluşan şişman çocuklar hareketsiz, çevreye karşı ilgisiz ve biraz da içe dönük olurlar. Bu durum tıpkı ileri derecede zayıf olan çocukların hâline benzer.

Okul çağındaki çocuklarda yeterli beslenme, aktivite ve dinlenme fazları bir uyum içinde devam etmelidir. Çocuk aktivitesi 4-5 saat kadar olmaktadır. Dinlenme dönemindeki çocuk tamamen hareketsiz kalamaz. Aktivitenin şeklini değiştirmek bile dinlenme için yeterli olabilir. Dinlenme ve aktivite arasındaki denge, her çocukta bir değildir. Yalnız kötü beslenen çocuklar, normal beslenen çocuklara göre daha uzun dinlenmek isterler ve daha çabuk yorulurlar.

Sportif faaliyette bulunan bir okul çocuğunun gıdalarında % 55 karbonhidrat, % 15-20 protein, % 30 kadarda yağ bulunması en uygun yeterli ve dengeli beslenmeyi sağlar.

Beslenme ve Uyku: Uyku, dinlenmenin en iyi şeklidir. Uykuda istemle hareket eden bütün kaslar dinlenir. Ancak hayatın devamı için gerekli bütün organlar faaliyetlerini azaltarak devamlı çalışırlar.

Çocuklarda beslenme, aktiviteyle uyumlu dinlenme ve uyku zamanlarını ayarlayan bir ritim yerleşmelidir. Böyle bir ritim oluşması, bazı çocuklarda kolaylıkla, bazıların da ise güçlükle gerçekleşir.

ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ